Yunan teğmeni Todoraki kumandasında bulunan müfrezeye yerli Rumlardan elebaşı Anastas Niko, Lambo, Intimo, Tanaş ve kardeşi Yorgi de iltihak ederek Çınarlı, Katırlı, Engere, Elmalı köylerine gelmişlerdir. Elmalı Köyü'nde bütün erkekler evvela kendilerine birşeyler sorulacağı bahanesiyle camiye toplattırmışlar ve burada sıra dayağından geçirmişlerdir. Dayaktan sonra okul müdürü Hafız İbrahim çağrılmş ve bilhassa dört yerli Rum tarafından müthiş surette döğüldükten sonra vücuduna her bir Rum sıra ile bıçak sağlamağa başlamış. Hafız İbrahim ölünce vücudundan kesilen parçalar Türklerin üzerine atılmıştır.
Sonra iki yatak gaza bulanarak caminin ortasına konmuş ve ateşlenmiştir. Dışarı çıkan Yunan askerleri kapı ve pencereleri daimi ateş altında bulundurmuşlardır. Bir aralık ateşin az olduğunu görünce camiye girmek istemişler, fakat dumandan girememişlerdir. Bu sefer "Herkes çıksın!" emri verilince Türkler dışarı fırlamış, fakat kapıya çevrilen dört makineli tüfek ateşi ile kapı cesetlerle dolmuş ve bir kısmı içeride kalarak yanmışlardır. Herkesin yandığını zanneden Yunanlılar oradan başka bir köye gitmişlerdir. Hüseyin oğlu Mehmet Ali'nin eşi Naile, camiie yaklaşarak "Çıkın gittiler!" diye bağırmış, içeriden Mehmet oğlu İlyas ile Mustafa oğlu Mehmet çıkabilmiştir. Öğleye doğru tekrar gelen Yunanlılar kadınları ve sağ kalan bir kaç kişiyi de öldürmüşlerdir.Bu şekildeki canavarlık Pornak, Gacik, Gökçedere, Delipazar, Kirazlı, Ortaburun, Kocadere-i Zir, Kocadere-i Bala, Paşaköy ve Özpınar köylerinde de aynen tekrar edilmiştir.
0 yorum:
Yorum Gönder